TUNCELİ CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA YAPILAN SUÇ DUYURUSU
 

TUNCELİ CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA

 

11.09.2012

                                          




ŞİKÂYET EDENLER: 

1.TUNCELİ BAROSU BAŞKANLIĞI

2.İNSAN HAKLARI DERNEĞİ TUNCELİ TEMSİLCİLİĞİ

 

ŞÜPHELİLER:

1.NAZIMİYE DALLIBAHÇE JANDARMA KARAKOLU YETKİLİLERİ

2.NAZIMİYE İLÇE JANDARMA BÖLÜK KOMUTANI

3.NAZIMİYE KAYMAKAMI [09.09.2012 TARİHİNDE GÖREVLİ]

 

SUÇ:

1.

TCK Md. 113 [Kamu Kurumu veya Kamu Kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının faaliyetlerinin engellenmesi]

 

2.

TCK Md. 257 [Görevi Kötüye Kullanma]

 

3.

TCK Md.109 [Kişiyi Hürriyetinden yoksun kılma]

 

4.

TCK Md. 134 [Özel Hayatın gizliliğini ihlal suçu]

 

SUÇ TARİHİ: 09.09.2012

 

ŞİKÂYET SEBEPLERİ:

1.

09.09.2012 tarihinde, Tunceli Barosu Başkanlığı ile İnsan Hakları Derneği Tunceli Temsilciliği’nin genel olarak Tunceli ilinde özel olarak ise Nazımiye İlçesi Aşağı Doluca Köyü sınırları dahilinde meydana gelen orman yangınlarına dair suç duyurusu üzerine, Tunceli Barosu Başkanı, Tunceli Barosunun bir kısım üyeleri mahallinde araştırma inceleme yapmak üzere bir kısım sivil toplum örgütü temsilcileri ile birlikte Tunceli Nazımiye Karayolunu takiben Aşağı Doluca Köyü’ne araçlarla hareket etmişlerdir.

 

2.

Tunceli Barosu Başkanı Av. Fatma KALSEN, İnsan Hakları Derneği Tunceli temsilcisi Av. Barış YILDIRIM, Tunceli Barosu avukatlarından Av. Uğur YEŞİLTEPE ile bir kısım sivil toplum örgütü temsilcisinden oluşan heyet Nazımiye İlçesi Dallıbahçe Jandarma Karakolu mevkiine vardığında araçlar Jandarma tarafından durdurulmuştur.

 

 

 

3.

Durdurma işlemi üzerine Karakol Komutanı olduğu tahmin edilen Jandarma Astsubayına araçlarda Tunceli Barosu Başkanı’nın ve Tunceli Barosu Üyesi Av. Barış YILDIRIM’ın, Tunceli Barosu Üyesi Av. Uğur YEŞİLTEPE’nin ve Tunceli İlindeki bir kısım sivil toplum örgütü temsilcilerinin bulunduğu izah edilmiştir.

 

4.

Ve nezaketen de Aşağı Doluca Köyü’ne gitmek üzere yola çıkıldığı, anılan köye gitme sebebinin de geçen günlerde meydana gelen orman yangını hadisesine dair araştırma ve inceleme yapılması, köy sakinleri ile görüşülmesi olduğu açıklanmıştır.

 

5.

Bunun üzerine Jandarma yetkilisi Nazımiye Cumhuriyet Savcısı ile Nazımiye Kaymakamı’nın talimatı gereği bulunan noktadan itibaren yola devam edilemeyeceğini, geçişe izin vermeyeceklerini belirtmiştir.

 

6.

Tunceli Barosu Başkanı Fatma Kalsen’ce, yapılan durdurma işlemi ile geçişin engellenmesinin hukuka açıkça aykırı olduğu, hiçbir yurttaşın serbest dolaşım özgürlüğünün mülki veya başkaca makamlarca engellenemeyeceği kaldı ki kendilerinin Avukatlık Kanunu’nun 76 ve 95 nci maddeleri uyarınca hukukun üstünlüğü ve insan haklarının kurumsallaştırılması ile görevli bulundukları bu kapsamda orman yangınları na dair araştırma ve inceleme yapmak üzere heyet olarak anılan bölgeye gitmek istediklerini beyan edilmiştir.

 

7.

Jandarma yetkilisi de mukabil olarak kendisine verilen talimatı yerine getirdiğini ve Baro Başkanı’nın Cumhuriyet Savcısı ve Kaymakam ile görüşmesi gerektiğini belirtmiştir.

 

8.

Tunceli Barosu Başkanı’nca telefonla aranılan Nazımiye Cumhuriyet Savcısı, kendilerinin bu konuya dair eş anlatımla geçişin engellenmesine dair herhangi bir talimatlarının olmadığını belirtmiştir.

 

9.

Ve fakat Cumhuriyet Savcısı ile yapılan görüşme içeriği Jandarma yetkilisine aktarılmasına rağmen Jandarma yetkilisi keyfi bir şekilde bu defa Kaymakamlık emri bulunduğunu beyan etmiştir.

 

10.

Takriben saat 11.30’dan 13.25 sularına kadar Tunceli Barosu Başkanı ile diğer kişiler Karakol Nizamiyesi önünde haksız bir şekilde bekletilmişlerdir.

 

11.

Takriben iki saatlik bekletme süreci sonrasında heyetten sadece 5 kişinin geçebileceği belirtilmiştir. Oysa ki ilk durdurma esnasında bölgede operasyon olduğu söylenmiş ve çelişkili açıklamalar yapılmıştı. Gerek bekletilme sürecinde çok sayıda başkaca aracın geçişine izin verilmesinin görülmesi ve gerekse de çok zaman sonra heyetten sadece 5 kişinin geçebileceğine dair ifade açıkça hukuksuz ve keyfi bir yaklaşım bulunduğunun kanıtı durumundadır.

 

12.

Haksız ve hukuka aykırı olarak Dallıbahçe Karakolu’nda bekletilme işlemi ve kamera ile görüntülenme işlemi Kamu Kurumu veya Kamu Kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının faaliyetlerinin engellenmesi, Görevi Kötüye Kullanma, Kişiyi Hürriyetinden yoksun kılma, Özel Hayatın gizliliğini ihlâl eylemlerine vücut vermektedir.

 

13.

Yukarıda arz ve izah edilen sebeplerle şikâyetçi olma gereği hasıl olmuştur.

 

DELİLLER:

1.Tanık anlatımları

2.Kamera görüntüleri

3.Her türlü hukuksal delil.

 

HUKUKSAL SEBEPLER:

1.Ceza Muhakemesi Kanunu

2.Türk Ceza Kanunu

3.Avukatlık Kanunu

4. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi

5.İlgili mevzuat hükümleri

 

SONUÇ / TALEP:

Yukarıda arz ve izah edilen sebepler ve re’sen tespit olunacak sebepler muvacehesinde soruşturma icrası ile şüpheliler hakkında ceza davası açılmasını talep ederiz.

 

 

Saygılarımızla.

 

 

FATMA KALSEN

TUNCELİ BAROSU BAŞKANI

 

 

 

 

 

 

BARIŞ YILDIRIM

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ TUNCELİ TEMSİLCİSİ