BASINA KOMUOYUNA
Tarih: 1.09.2021| Okunma Sayısı: 1050

                        BASINA VE KAMUOYUNA

Her adli yıl açılışında dile getirdiğimiz; ancak, bilerek ve isteyerek görülmeyen, duyulmayan, anlaşılmayan doğruları ve gerçekleri bu yıl da haykırıyoruz: Türkiye’de basın özgürlüğü, ifade özgürlüğü, demokrasi ve özgürlükler boğulmuştur! TBMM işlevini yitirmiş, kanun devletlerinde bile görülmeyecek şekilde, Cumhurbaşkanlığı kararnameleri, Cumhurbaşkanı kararları, yasaların, hatta Anayasanın yerini almıştır. Kuvvetler ayrılığı ilkesi şeklen bile umursanmamakta, yargı bağımsız (mış) ve tarafsız (mış) gibi bile davranamamaktadır. Çağdaş ve demokratik bir devlet düzeninde öne sürülse, bütün kamusal ve siyasal yapıyı yerle bir edebilecek nitelikteki iddialar karşısında ölüm sessizliğine gömülen ilgililer ve yetkililer, “Cumhurbaşkanına hakaret”, “Suçu ve suçluyu övme” suçları söz konusu olduğunda soruşturma ve kovuşturma açmak için çok hevesli davranmaktadırlar. “Haciz sırasında avukata saldıran failin hakim abisi karakol bastı!” başlığı bütün yaşananların özeti ve özüdür! Bütün bu hukuk/suzluk, yargı/sızlık düzenine karşı, hukuk devleti ve insan hakları için direnen, yargının kurucu unsurlarından olan bağımsız savunmayı serbestçe temsil eden, yurttaşların adil yargılanma ve hak arama özgürlüğünün güvencesi ve temsilcisi olan avukatlarsa intihara sürüklenmekte, katledilmektedir. Yıllardır izlenen bilinçli politikalarla hiçbir ekonomik ve mesleki sorununa ciddi ve kalıcı çözüm üretilmeyen avukatlar, açlık sınırının altında yaşamaya mahkum edilmekte, adliyelere, Avukatlık Kanunu’nun emredici ve tartışmasız düzenlemesine karşın,X RAY aranarak girebilmekte, müvekkillerine/müvekkil adaylarına ilişkin bilgi edinmekte, sorgu yapmakta bile çeşitli engellerle karşılaşmakta, adliyelere girdiklerinde de adalete erişememekte, “avukatlara kısıtlı alan/avukatlardan arındırılmış bölge” dayatmasıyla karşılaşmaktadırlar. Avukatlar “olağan şüpheli” değildir. Olağan şüpheliler, anayasal, demokratik, laik , insan haklarına saygılı, sosyal hukuk devleti çizgisinden sapanlar, rotasını şaşıranlardır! Unutulmamalıdır ki, yargıyı var eden ve meşru kılan savunmadır, avukatlardır. Savunmasız yargı da olmaz, avukatsız adliye de olmaz! 

Çok ağır ve zorlu bir süreçten geçsek de, savunma can çekişse de, avukatlar tehlikede olsa da, yine ve yeniden vurgulamak isteriz ki, biz avukatlar, memleketimizde gerçek bir demokrasi, insan haklarına dayalı gerçek bir hukuk devleti inşa edilmesi için, mesleğimizin onuru ve saygınlığı için, antidemokratik anlayış ve uygulamalara, hak ihlallerine, hukuka aykırılıklara, çocuk istismarına, kadına yönelik şiddete, kadın cinayetlerine,  orman yangınlarına ,çevre katliamına, doğa talanına karşı mücadele etmekte ısrarcı ve kararlıyız.

Yeni adli yılınız kutlu olsun. Yeni adli dönemin hepimiz için hak ve özgürlüklerin teminat altına alındığı, yargının bağımsız ve tarafsız olacağı, bu vesile ile barış ve huzur ikliminin egemen kalacağı bir yil olmasını temenni ederiz.

DERSİM BAROSU YÖNETİM KURULU

ETKİNLİK TAKVİMİ

Calendar
Title and navigation
Title and navigation
<<<Nisan 2024><<
Nisan 2024
 PSÇPCCP
1325262728293031
141234567
15891011121314
1615161718192021
1722232425262728
18293012345

20.04.2024
AV. FATMA KALSEN
BARO BAŞKANI

BARO LEVHASI


© Web sitesi hizmeti Türkiye Barolar Birliği tarafından verilmektedir.